Sülfürlü bileşikler, diğer bir ifade ile kükürtlü bileşikler, kükürt elementini ihtiva eden bileşiklerdir. Kükürt, bitkilerde düzenli gelişme, verim ve ürün kalitesine etki eden önemli bir elementtir. Kükürtün bitkilerdeki en önemli görevi, sistein, sistin ve methionin gibi aminoasitlerin temel yapı taşı olmasıdır. Bu aminoasitler proteinlerin oluşumunda görev alırlar; glutatyon, tiamin, biyotin, koenzim A ve lipoik asit gibi önemli bileşiklerin öncü maddeleridir.
Bazı bitkilerin çeşitli organlarında bulunan sülfürlü bileşikler insan sağlığına önemli etkileri bulunmaktadır. Bunları ihtiva eden besinlerin tüketilmesi sağlıklı olmamıza önemli katkı sağlamaktadır.
Sülfürlü (kükürtlü) bileşiklerin insan sağlığına etkileri:
Sülfürlü besin kaynakları:
Sülfürlü bileşikler daha çok çeşitli bitkilerde bulunmaktadır. Ayrıca kemik suyunda ve yumurta da sülfürlü maddeler yer almaktadır. Bitkisel sülfür kaynakları arasında lahana, brüksel lahanası, brokoli, karnabahar, pırasa, soğan, sarımsak, kereviz, kuşkonmaz, susam ve rezene yer almaktadır.
Brokoli, karnabahar, brüksel lahanası, top lahana ve karalahana, aynı aileye mensup sebzelerdir. Bunlar sülfürlü bileşikleri ihtiva etmekte, bu yönden en zengin olanı brokolidir. Ayrıca pırasa ve kereviz de sülfür ihtiva eden sebzelerdir. Bunlar ülkemizde kış ve bahar aylarında manavlarda bol bulunan kış sebzeleridir. Brokoli, karnabahar, lahana ve pırasa ve kereviz bileşimlerinde bulunan sülfürlü maddeler sayesinde kanser ve diğer bazı hastalıklara karşı koruyuculuk sağladıkları gibi; düşük kalorili olmaları, bol lif ihtiva etmeleri, çeşitli vitamin ve mineralleri sahip olmaları ile beslenmemizde de önemli bir yere sahiptirler.
Sarımsak ve soğan ülkemizde çok tüketilen soğanlı besin gruplarıdır. Sarımsak ve soğana özel koku veren maddeler sülfürlü bileşiklerdir. Çiğ tüketilmesi daha etkilidir, bazı insanlar sarımsağın kokusundan dolayı sarımsak dişleri olarak tabir edilen soğancıkları bütün olarak yutarlar, çiğnenmediği zaman sindirime katılmadan dışkı yolu ile dışarı atıldığından bir faydası olmaz, faydalanmak isteniyorsa ya çiğneyerek ya da ezerek tüketilmelidir. Yapılan araştırmalar sarımsak eksraktının vücudu metal zehirlemesinden etkin şekilde koruyabileceğini göstermiştir. Sanayi tesislerinde çalışan ve kronik kurşun zehirlenmesinin etkileri görülen işçilere günlük sarımsak eksraktı verildiğinde, kurşun zehirlenmesi belirtilerinin iyileştiği tespit edilmiştir. Sigara içenlere ve kirli havaya maruz kalan insanlara daha çok sarımsak ve soğan tüketmeleri önerilmektedir.
Sülfür bileşikleri ihtiva eden gıdaları bol tüketerek sağlıklı beslenir, hastalıklarla mücadelede daha başarıl olur ve sağlıkla hayatımızı sürdürebiliriz. Saygılarımla.
Dilde Fikirde İşte Birlik Yolu Derneği’nin Kutlu Yol Söyleşileri'nde ağırlıklı olarak Türklük, Çağdaş Uygarlık Yolu ve Toplumsal…
Ağırlıklı olarak Türklük, Çağdaş Uygarlık Yolu ve Toplumsal Bilinç ve Gelişim alanları üzerine görüşlerin sunulduğu…
Tatar, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Brüksel Temsilciliğinde, Belçika'daki Türk iş dünyası temsilcileriyle düzenlediği…
Aktau, TÜRKSOY’un kararıyla Türk Dünyası-2025 Kültür Başkenti seçildi. Kazakistan’ın Hazar kıyısındaki bu tek liman kenti,…
TÜRKSOY Kazakistan’ın Almatı şehrinde Türk Dünyası Gençlik Buluşmaları kapsamında 1. Türk Dünyası Gençlik Forumu düzenleyecek.…
Bu fırsatı, KKTC’nin Türk dünyasına değer katabileceği alanları göstermek açısından önemli bulduğunu söyleyen Tatar, “Türk…