Kız Çocuklarımız İçin Türkçe Ad Önerileri
Kız Çocuklarımız İçin Türkçe Ad Önerileri
– A –
AÇILAY: Ay gibi doğ, ay gibi açıl anlamında kullanılan bir ad
ADA: Dört yanı su ile çevrili toprak parçası
ALANGOYA: Altın geyik. Ünlü Moğol destanının kutsal sayılan kadın kahramanı
ALKIM: Gökkuşağı
ALMİLA: Kızıl elma
ASENA: Güzel, alımlı kadın. Ergenekon Destanının ünlü dişi kurdu
AYBEN: Ay gibi, ay yüzlü, ayın kendisi
AYBİKE: Ay gibi güzel, el değmemiş kız (Aybüke)
AYÇA: Ayın ilk hali, hilal
AYDAN: Güzelliğini aydan almış, ay gibi parlak ve güzel
AYDİLGE: Güzel konuşan kişi
AYHATUN: Ayyüzlü güzel kadın
AYKIZ: Ay gibi güzel ve parlak kız
AYLA: Ayın çevresindeki ışık dairesi, hale
AYLİN: Ayın çevresindeki ışık dairesi, hale
AYSEL: Ay gibi parlak
AYSEN: Sen aysın, ay gibi güzelsin anlamında kullanılan bir ad
AYSU: Ay gibi parlak temiz su
AYSUN: Uysal
AYŞEN: Ay gibi güzel ve şen
AYŞIL: Ay gibi ışıklı
AYŞİN: Ay gibi güzel
AYTÜL: Ayışığı, mehtap
AYZIT: Türk söylencelerinde çocukların ve kadınların koruyucu ruhu
– B –
BALAHATUN: Üstün, soylu kadın. Şeyh Edebali’nin kızı, Osman Gazi’nin karısı
BARÇIN: Bir tür ipekli kumaş
BAŞAK: Ekinlerin kılçıklı başı
BAŞAY: İlk ay
BELGİN: Açık, anlaşılır, belirgin
BELİN: Korku, ürkü. Şaşkınlık, hayret
BELİNAY: Ayın göle yansıması. Peygamber çiçeği
BELİZ: Belirli iz, işaret
BENGÜ: Sonsuz, ebedi
BERAY: Ayın en ışıltılı hali
BEREN: Güçlü, akıllı
BİKE: Evlenmemiş, çocuğu olmayan kadın
BİRBEN: Yalnızca ben
BİRCE: Eşsiz, biricik
BİRİCİK: Bİ tane, tek
BİRSEN: Sen teksin, birsin
BİRSU: Özel su
BORTE: Cengiz Han’ın karısı
BURCU: Güzel koku, ıtır. Sakız ağacının tomurcuğu
BURÇAK: Baklagillerden bir bitki
BURÇE: Küçük takım yıldızı
BURLA: Dede Korkut öykülerinde adı geçen Bayındır Han’ın kızı
– C –
CEREN: Ceylan
– Ç –
ÇAĞLA: Badem, kayısı, erik gibi çekirdekli yemişlerin ham durumu
ÇİÇEK: Güzel kokulu renkli bitki
ÇİĞDEM: Bir tür çiçek
ÇİSEM: Çiseleyen yağmır
ÇİSİL: İnce yağmur
ÇOLPAN: Çoban yıldızı. Venüs gezegeni
– D –
DAMLA: Küçük su tanesi
DEREN: Derleyen, toplayan
DERİN: Yüzeyi tabandan uzak olan
DİLEK: İstek, istenen şey
DOĞA: Tabiat
DOLUNAY: Ayın bütün olarak ve parlak göründüğü dönemi
DÖNDÜ: Evlenmemiş kız. Erkekten sonra doğan ilk kız çocuğu
DÖNE: Karşı ziyarette bulunma
DÖNÜŞ: Dönme işi
DURU: Temiz, berrak
DUYGU: His
– E –
ECE: Kraliçe. Güzel kadın
ECEM: Benim kraliçem
ELÇİM: Deste, demet, tutam
ELÇİN: Deste, demet
ERİNÇ: Dirlik, rahat, huzur
ESİN: Esinti, sabah yeli
EVİN: Birşeyin özü
EVRİM: Belirli aşamalarla değişme
EYLEM: Fiil, yapma
EZGİ: Belli bir kurala göre düzenlenmiş ses bütünü, melodi
– G –
GERÇEK: Yalan olmayan, hakiki, öz
GİZEM: Aklın erişemediği sır
GÖKÇE: Gök rengi
GÖKÇEN: Güzel kişi
GÖNÜL: Yürekte varsayılan sevgi, istek gibi duyguların kaynağı
GÖZDE: Çok sevilen, beğenilen
GÜLER: Gülen, gülümseyen kişi
GÜLSE: Gülümsemeye yatkın. Gülmesi istenen çocuk
GÜLÜMSER: Gülümseyen kişi
GÜNEL: Güneş gibi aydınlık ve ışık saçan
GÜNEŞ: Gezegenlere ısı ve ışık veren büyük gök nesnesi
GÜZEL: Hoşa giden, beğenilen, çekici
– H –
HANIM: Kağan karısı. Kadın kişi
HATUN: Kağan karısı. Kadın kişi
HAZAL: Kuruyup dökülen ağaç yaprakları
HUMAY: Uğur getiren devlet kuşu. Hun Kağanı Attila’nın annesi
– I –
ILGIN: Bir ağaççık. Hafif esen rüzgâr. Kavurucu sıcak. Serap, hayal
IRMAK: Akarsu
IŞIK: Parlayan
IŞIL: Işıklı, ışıldayan, parlayan
IŞILAY: Ay gibi parlak
– İ –
İLBİLGE: Ülkenin en bilgili kişisi
İLKE: Temel düşünce, prensip
İMREN: Bir şeyi elde etme isteği
İNCİ: Küçük bir süs taşı
İNCİLAY: Ayın en ince hali
İPEK: Parlak kumaş
– K –
KARDELEN: Kışın açak bir çiçek
– M –
MELTEM: Hafif esinti
MERAL: Ceylan
– O –
OKŞAN: Övülen beğenilen kişi ol dileği
OYA: İnce örgü işi
OYLUM: Hacim
– Ö –
ÖVGÜ: Takdir, beğeni
ÖYKÜ: Ayrıntılarıyla anlatılan olay, hikaye
ÖZDEN: Özle ilgili
ÖZGE: Başka, öteki. İki dağ arasındaki dereciklerin birleştiği yer, derenin başlangıcı
ÖZGÜ: Kutsal. Özellikle birine veya bir şeye ait olan
ÖZGÜL: Bir türe ilişkin
ÖZLEM: Bir yeri, kişiyi, nesneyi görme ona kavuşma isteği, hasret
ÖZLEN: Su kaynağı. Küçük dere. Ağaç kökü. Özlenecek kadar sevilen bir kişi ol
– P –
PETEK: Arı kovanı
PINAR: Yerden kaynayarak çıkan su
PIRIL: Çok parlak, çok ışıklı
– S –
SALKIM: Üzüm çöpü. Akasya dalı
SEÇİL: Benzerleri arasından beğenilmesi, alınması istenen
SEDEN: Uyanık, gözüaçık olan
SELDA: Bir ağaç türü
SELEN: Müjde, Varlık, bolluk
SELİN: Gür akan su. Orta Asya’da yetişen sürekli yeşil kalan küçük bi ağaççık
SELİNAY: Ay gibi parlak su
SENAY: Sen aysın, sen parlaksın
SEREN: Makam. Çam ağacından düzngün kesilmiş odun
SERMİN: Güzel, kibar
SERPİL: İyi büyü, geliş dileği
SEVAL: Severel al dileği
SEVGİ: Sevme duygusu
SEVİL: Her zaman sevilen, beğenilen biri ol dileği
SEVİLAY: Ay gibi sevil, beğenil
SEVİM: Sevme
SEVİNÇ: Sevinme, mutlu olma
SEVTAP: Tapılacak kadar sevilen
SEZEN: Hisseden, sezgili
SEZİN: Sezme, anlama
SIRMA: Altın yaldızlı veya yaldızsız ince gümüş tel. Rütbe gösteren sarı şerit
SİBEL: Buğday başağı
SİMGE: İşaret, sembol
SONAY: Ayın son günleri
SUNA: Erkek ördek. Uzun boylu güzel
SUNAY: Ayı sun, ayı getir dileği
– Ş –
ŞENAY: Canlı, neşeli kişi
– T –
TEKİNE HATUN: Timur’un annesi
TERKEN: Kraliçe. Güzel kız. Bir tür ok
TİLBE: Gezgin ozan
TOMRİS: Peçenek Türklerinin kadın kağanı
TOMURCUK: Bitkinin üzerinde bulunan, çiçek ya da yaprak verecek olan filiz, gonca
TUĞÇE: Küçük tuğ
TUĞÇEN: Tuğ ile süslenmiş kraliçe
TUTKU: Aşırı istek
TÜLİN: Ayın çevresindeki ışık dairesi, ayla, hale
– U –
UMAY: Eskiden çocukları koruduğuna inanılan varlık
– Ü –
ÜLKER: Boğa burcunda yedi yıldızdan oluşan takım
ÜLKÜ: Amaç edinilen, ulaşılmak istenen şey
– Y –
YAĞMUR: Havadaki su buğusu-nun yoğunlaşmasıyla oluşan ve yeryüzüne düşen yağış
YAPRAK: Bitkilerin solunumunu sağlayan, çoğunlukla yeşil ve türlü biçimlerdeki bölümü
YELİZ: Yel esen yer
YETER: Sonuncu olması istenen çocuk
YONCA: Kırmızı ve mor renkli bir çiçek
YOSUN: Suda yaşayan ilkel bir bitki
YUDUM: Bir kerede içilen su
– Z –
ZEREN: Anlayışlı, sezgili kişi
Kaynak: TDH