Günümüzün İletişim Sorunu: “Önyargı”

Share

Gamze Sırmalı KARABULUT

Psikolog

Hiç bir fikir sahibi olmadığımız bir dünyaya açıyoruz gözlerimizi. Böyle olduğu halde nasıl öğreniyoruz dünyayı, gerçekleri, toplumsal çevreyi, doğru bildiğimiz yanlışları?

Ailemizden, sosyal çevremizden, okuldan  medyadan.

Önyargı- kalıp yargı diye bir şey duydunuz mu?

İlk karşılaştığınız anda gözünüzün tutmadığını söylediğiniz insanlar var mı etrafınızda? Size böyle hissettiren şeyin ne olduğunu biliyor musunuz? Belki zihninizde öncesinde var olan kalıp yargılar devreye giriyordur.

Önyargı sıklıkla kalıp yargılarla karıştırılır. Önyargı ve kalıp yargı birbirinden farklı ancak birbirini tamamlayan iki kavramdır.

Kalıp yargılar belirli bir objeye ya da gruba ilişkin bilgi boşluklarını dolduran böylece onlar hakkında karar vermemizi kolaylaştıran önceden oluşturulmuş birtakım izlenimler, atıflar bütünü olarak zihnimizde oluşturduğumuz imgelerdir. Sanki dış dünyadaki nesnelerin gerçek özellikleri gibi rol oynarlar. Özellikle yeni bir olgu, nesne ya da grupla karşılaştığımızda bu imgeler ışığında düşüncelerimiz biçimlenir.

Ön yargı bir grubun tamamına ya da bir gruba ait  olduğu için belli bir bireye yöneltilen hatalı değişmeyen ve genellemeci olumsuz tutum olarak tanımlanır.

Bir insan grubuna karşı temelsiz bir inanç ya da fikir olarak tanımlanabilecek bir kalıp yargı ve buna eşlik eden güçlü bir duygulanım da denilebilir.

Bir kalıp yargınız var ve buna güçlü bir duygulanım da eşlik ederse bir önyargı oluşmuş olur. Buradaki duygulanım genellikle olumsuzdur.

Ön yargı sadece ayrımcılığa neden olmaz çoğu zaman gruplar arasında yaşanan çatışmalar ve hatta şiddetinin gelişmesinde de önemli bir rol oynar. Birbirini düşmanca algılayan gruplar öteki grubun üyelerine tamamen olumsuz özellikler atfederken kendi grupları için sadece olumlu genellemelerde bulunur. Bu ayrıştırma gitgide kemikleşir ve gruplar birbiriyle iletişimi kesebilir fiziksel ve psikolojik ayrışma önyargıyı daha da besleyebilir. Önyargıların davranışa dönüştüğü durumlarda ise ayrımcılık söz konusu olur.


Önyargılar Nasıl Oluşur?

Kişi, grup ya da uluslara karşı kalıp düşünce ve önyargıların oluşmasında Ekonomik toplumsal ve politik faktörler kadar kültürel farklılıkların önemli bir payı vardır.

İnsanlar sosyal dünyayı algılarken bir takım kategoriler oluştururlar. Genellikle biz ve onlar şeklinde ayrıma giderek sosyal kategorizasyonda bulunurlar ve bu  kategorizasyon önyargının ilk basamağını oluşturur. Kategorizasyon yoluyla zihinde bir takım şemalar belirginleşir ve şemalarından yola çıkarak yargılara varılır  ki buna kalıp yargı denir.  Kalıp yargıya dayanarak önyargılı düşünce oluşur.

Ön yargılar zamanla insanın gündelik yaşamının bir parçası haline gelir. Küçük yaşta ailede ve sonrasında okulda ve hayat boyu çeşitli kitle iletişim araçlarıyla pekiştirilir ve zihinlere yerleşir doğal bir hale gelir.

Örneğin hiç İngilizle karşılaşmamış birinin İngilizlerin soğuk insanlar olduğuna dair önyargıları olabilir.

 

Ya da anne figürünün yemez, içmez doyurur, fedakârdır şeklindeki düşünceler zihinde oluşturulan şemalara örnektir.

 

Önyargılı Olmamak Mümkün mü?

Önyargılı düşüncenin sonuçları, günlük hayatta kişiler arası çatışmalardan cinsiyet ve etnik ayrımcılığa ve hatta katliamlara kadar uzanabilir. Aynı zamanda bireyler ve  toplumsal gruplar arasında temas olmaması önyargıyı besler, ayrışmanın ve mesafenin artmasına yol açar ayrımcılığı destekler. Be nedenle ön yargı ile başa çıkmanın en baştaki kuralı toplumsal temastır.  Farklı düşüncelere sahip kişiler birbirleriyle temas kurdukça önyargının temelinde yatan hatalı genellemeler fark edilir ve diğer grubun düşünüldüğü gibi kötü ve homojen olmadığı görülür. Kısacası insanlar birbirlerinin gözünde insanlaşır ve belirli grubun üyesi olarak ayrışmaktan ziyade insani özellikleriyle ön plana çıkar.
Düşünceniz, etnik kökeniniz, diliniz, dininiz, dış görünüşünüz, mesleğiniz ne olursa olsun karşınızdakinin de sizin gibi insan olduğunu bilmeniz önyargılarınızı yıkmak için yeterli olabilir.

Unutmayın!

“Önyargıları yıkmak atomu parçalamaktan daha zordur.” Albert Einstein

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.